Kabul edelim, bazılarının hayatla imtihanı diğerlerinden biraz daha haşin olabiliyor.
İnsanların hayatlarını bir anda değiştiren trajik hikayeleri bir yerlerde görür veya okursunuz. Hastalıklar… Kazalar… Sakatlıklar. Ama bunlardan biri sizin başınıza gelmedikçe, hayatını bir yaştan sonra tekerlekli sandalyede geçirmeye başlayan bir kişinin, “Başıma gelenler bana çok şey öğretti. Bu kaza başıma geldiği için kendimi şanslı sayıyorum” sözlerini tam olarak anlamanız mümkün değil.
Benim başıma gelenler de aslında ülkemizde ve dünyada pek çok kişinin başına gelebilecek bir deneyimdi. Hayatımda ikinci kez, tamamen tesadüfen ve sadece beş dakikalık bir mesafe için motosiklete bindim. Ters yönden U dönüş yapan bir mini van’ın motosiklete çarpmasıyla hayatım yeni bir anlam kazandı. Kurtuldum. Temmuz 2022’te yaşadığım bu deneyim sonrasında fiziksel iyileşme sürecim devam ediyor. Bacağım zaman içinde tamamen iyileşecek. Ancak hayatımda en çok zevk aldığım sportif aktiviteleri artık yapamayabilirim veya eskisi kadar şiddetli yapamayabilirim. Bunu zaman gösterecek. Düzenli olarak yaptığım fitness, crossfit, kick boks ve son tutkum tenis, şimdilik hala uzak.
Haftanın 5 gününü sporla geçiren, gittiği her ülke ve koşulda sporu bırakmayan bir kişinin elinden en değerli şeyinin gitmesi, tahmin edersiniz ki kolay kabullenilir bir şey değil. Ama önemli olan insanın vazgeçmemesi, öyle değil mi?
Kesin olan şu ki, fizik tedavi sürecini şimdiye kadar çok gayretli ve azimli götürmüş olmam, mümkün olan en iyi sonucu alabilmem, onca yıldır ter dökerek, acı çekerek, yılmayarak, hatta amatörce sakatlanarak edindiğim deneyimlerin ve harcadığım mesainin eseri.
O yüzden ileriye umutla bakıyorum. Yakında yine orman ve sahil koşularına başlayabileceğimi biliyorum. Belki artık 60 kg ile deadlift yapamayabilirim ama yapamadıklarımın yerine yapabileceğin yeni şeyleri koyabileceğimin de farkındayım.
Yatarak geçirdiğim yaklaşık bir yılda kilo almamış olmam da bir tesadüf değil. Disiplin ve bilinçli beslenme kilo kontrolünde anahtar iki kelime.
Savunduğum, doğru beslenme ve egzersiz, insan hayatının rutini olmalı. Amaç asla Victoria’s Secret mankeni gibi incecik görünmek veya bir vücut geliştirmecinin yağ oranına sahip olmak değil. Zira doğru beslenme ve egzersiz “hayat kurtarabilir”.
Benim hikayem de böyle…
Şimdi yaşadığım bu acı deneyimin bana öğrettikleri için şükrediyor, bir yıl ara verdiğim bloğuma kaldığım yerden, daha gönüllü bir şekilde devam ediyorum.
0 yorum:
Yorum Gönder